Seneste anmeldelser af `Krauseth.

Oyunun yapay zekasını hiç beğenmedim,JC2'de bir yorum yapmıştım yapay zeka ne siktiri boktan ellerinde silahla sadece tarıyorlar,siper almak yok bomba atma olayı zaten hiç yok diye,burda yine tam tersine dönmüşler bildiğin beni 15 dakika boyunca boş boş bakmama rağmen vuramadılar amk. E buda oyun zevkimi sikti attı,gerçekten yapay yapay zeka olduğunu anladım oyunun. Negative...

Açık dünya oyunu denince bir çoğumuzun aklına Grand Theft Auto serisi gelir. Just Cause da benzer bir oyun. Baş karakterimiz elbette Rico. Onun macerası bir süredir gitmediği Medici’ye geri dönmeye karar vermesiyle başlar. 7 yıl içinde evinde çok fazla şey değişmiş, General Di Ravello diktatör olarak Medici’yi askerlerle doldurmuştur. Tabi bir diktatörden beklendiği üzere, ülkedeki tüm yaşayanlara baskı ve bezdirme politikasını sonuna kadar sunmuştur. Rico bunun üzerine ekibi toplar (Mario, Tom Sheldon, Dimah ve diğerleri) ve yurduna döner. Gerisini zaten anlatmama gerek yok. Havada uçan tenekelere atlamak mı dersin,uçaktan uçağa atlarken şarjör değiştirmek mi dersin,hepsi bu oyunda mevcut.

Bu amına kodumun düşmanları niye hiç siper almıyorlar ?! Hepsi Rambo gibi ellerinde M249 tarzı silahlarla "Bana bir şey olmaz abi!" tarzı it sürüsü gibi dalıyorlar amk. Yapay zekanı sikeyim oyun ama yine de güzelsin.

Oynarken GTA San Andreas oynuyormuş havası veriyor.

Dehşet berbat. Serinin anasını sikmişsiniz.
Almayın aldırtmayın, anlamsız oynanış, saçma sapan grafik hataları, bu evrene ait olmayan fizik motoru.

Oynadığım açık ara en iyi yarış oyunlarından birisi. Çıkalı yıllar oldu ama türünde başka bir oyun gelmedi.
Müzikleri ayrı,oynanışı ayrı lezzetli, yarışılan sürücülere göre sürüş stili olması da oyuna ayrıca zevk katar Angelina Jolie'ye benzettiğim hatunla az cebelleşmedim.

Kariyer modunda hurdadan bozma bir araçla başladığımız oyunda istersek serbest yarışlara katılabiliyor, zamanlı mücadelelerde rakiplerimizi alt etmeye çalışıyoruz. Yıl 2008 internet kafe anılarını canlandırmak isteyenler,buyrun...

Modern Warfare o çok özlediğimiz temposu hiç düşmeyen sahneleri ile bizleri ekran başına kitlemeyi başarıyor. Öncelikle şunu belirtmeden geçmek istemem; oyunda eski Modern Warfare serisinden tanıdığımız pek çok yüz karşımıza çıkıyor olsa da tamamen farklı bir konu ve hikaye akışı ile karşılaşıyoruz.

Oyuna ilk giriş yaptığınızda, önünüze sade bir şekilde düzenlenmiş ana menü geliyor. Direkt olarak oyuna giriş yapabileceğiniz menüde, ayarları düzenleyebileceğiniz ve sosyal deneyimlerden faydalanabileceğiniz iki menü daha bulunmakta. Ayarlar kısmının kendi içinde basit ve gelişmiş ayarlar olarak ikiye ayrıldığını ve aradığınız tüm detayların kontrolüne imkan sağladığını da söyleyebilirim.Oyun içerisinde çatışma anlarında sık sık yoğun düşman saldırısına maruz kalabildiğiniz ve Çin ordusu ile karşı karşıya gelmiş gibi hissedeceğiniz anların çokluğunu düşününce, mermi kalmadı gibi uyarılar sizi oldukça sıkıntılı bir konuma düşürebiliyor. Bu nedenle başlangıç için kolay mod daha mantıklı bir tercih olacaktır.
Üç farklı yetenek alanının bulunduğu oyunda, savunma ve saldırı gibi becerilere ağırlık verebiliyorsunuz.

Oyun içerisinde haritası ile başka mecralardan oldukça büyük tepkiler alan Borderlands 3, sunduğu büyük haritasının garip şekillendirmesi nedeniyle uzun ve dolanmak zorunda bırakan bir yol güzargahı sunabiliyor. Bunun dışında tam bir açık dünya yapısında olmayan oyun, belirli geçiş noktalarında çok kısa süreli de olsa yüklemeler yapıyor.

Yerel ya da çoklu oyunculu modu fark etmeden, dört kişiye kadar co-op imkanı sunan Borderlands 3, bu noktada oldukça önemli bir adım atmış. Hikayelerin sizlere sunduğu görevleri eşiniz veya dostunuz ile yapabilmek, özellikle yer yer tek başınıza hareket ettiğiniz bu oyunda, oyuna zevk katan bir detay oluyor.

Eski oyundaki kahramanlar burada karşımıza çıkıyor.
Önceki oyunda da bize yol gösteren Claptrap (CL4P-TP) adlı minik robot dostumuz daha oyunun başında elimizde tutup bizi kısa bir öğrenme görevinin içerisine sürüklüyor ve sonrasında kendi başımızın çaresine bakmaya başlıyoruz. Eski kahramanlar gerçekten de oyunun kilit noktalarında yer alıyorlar. Her biriyle ayrı bir macera yaşıyoruz. Birisi alkole sarmış, hatta bazıları birbirinden hoşlanıyor bile! Oyun ilerledikçe Internetteki yazışmalarını bile okuyabiliyoruz.
Artık dayanamayacağım oyundaki en sevdiğim konuya hemen girmek istiyorum: Silahlar! Önceki oyunun da en çekici tarafı olan silah çeşitliliği bu oyunda kendini daha da gösteriyor. Yalnızca silahlar değil karakterlerin üstüne konulabilecek her türlü alet edevat sizi bildiğiniz bir RYO karakter ekranıyla karşılıyor. Patlayan kalkanlardan ateş zararı verenlere, karakterinizin belli yeteneklerini geliştirenlere kadar bir sürü eşya seçeneğiniz var. El bombalarınıza farklı yetenekler verenler var. Mesela birinde el bombası patladıktan sonra düşmana belli süreliğine ateş zararı verirken öteki patladığında içerisinden 6 küçük el bombacığını daha etrafa saçıyor. E haliyle onlar da patlayınca buyurun şenliğe!
Borderlans mükemmel bir kargaşa oyunu!