Seneste anmeldelser af RocaniX

(P)Enis Kirazoğlu:
https://sp.zhabite.com/sharedfiles/filedetails/?id=3400468117

Dedim ki, belki incelemeler de insanlar bu oyuna karşı bir şekilde yanılmıştır. Belki bu kadar da kötü değildir, belki hala bir umut ışığı vardır. Ha? İyi olduğuna inanmak... attan inip eşeğe binmek istemedim aq. Hatta eşeğin yol tutuşu, virajı bile daha iyidir.

Şu life sistemini de akıl eden, yaratıcı bulan, onaylayan... hatta ona ait içerikleri de DLC diye kakalama fikrini ortaya çıkaran ve savunan... siz var ya eşeğin t*şağı bile olamazsınız.

Ayrıca 100+ FPS alırken drop oluyormuş gibi hissettiren sayın optimizasyoncular. Sizinde ağzınıza eşeğin s*k* girsin.

Son olarak,
Benim için PES 2013 neyse, F1 2020'de artık o.

F1 2020 > EA'lı tüm F1 oyunları.

Önünde saygıyla eğiliyorum büyük üstat Codemasters...

İnceleme çok uzun, satın alalım mı veya almayalım mı diye merak ediyorsan en aşağıya ışınlan (-- EDİT 2 --).

Herkese selam.👊
Şimdi ben bu oyunu ubisoft üzerinden 1500+ saat köpek gibi oynadım, yetmedi oyun steam geldi ve buradan da satın aldım, yine gece gündüz köpek gibi oynuyorum.

Ayrıca oyunda 10K+ üzeri saat yapmış oyuncular hala oynuyorlar ve aktifler. Ha o "900saatdivision" diye yorum yazanlar var ya, onlara da ayrı gelicem.

Şimdi Bu Division Öyle Bi' Oyun ki:

• - EXOTİC ya da iyi item düşüreyim diye aynı görevi sıkılmadan 100 defa oynarsın...
  
• - Raid yaparken adamları satmamak için vizeyi kaçırırsın...
  
• - 100 Seviye olan eleman için legendary zorlukta görev girip, iyi item düşürsün diye yardım edersin...
  
• - Sırf XP kasıcam derdine düşen elemanı taşırsın...
  
• - Sabahlara kadar tanımadığın adamla bir olup, chat sayesinde build ve craft kasarsın...
  
• - PVP'de yıkamadığın adama küfür edersin ve sonra da build'ini kıskanırsın...
  
• - 4 Parça gear set yaparsın, nereye takacağını bilemezsin. Yelekten mi yoksa çantadan mı feragat edeyim diye inventory de beynin büzüşür...
  
• - Raid'de yada legendary zorlukta bi' salak yüzünden göreve tekrar başlarsın, sinirden ağlarsın...
  
• - Expertise level kasıcam diye item craftlarsın, craft için materyalin olmaz... Allahım delirme...
  
• - Armor set kuşandın, expertise level 20 yaptın ve armor fulledin. Şuan kendini yıkılmaz sanıyorsun ama elin boss'u gelir kafana tek atar...
  
• - Elinde dünyanın materyali vardır, craft masasında istediğin attributes gelmez. Zaten o craft masasını yapanın da Allah bin türlü belasını versin.
  
• - Şu crash hatalarını hala çözemediler. Çözüm yolları da işe yaramadığı gibi görevin ortasında oyun çöküyor. Oyunu açıp tekrar bağlanıyorum ve çoktan kick yemişim...
  
• - SOLO da zar zor bir yere kadar gelirsin, salağın biri de matchmaking ile sana bağlanır ve düşmene sebep olur. Seni kaldırmadan da görevi terk eder... Irzını S*kt*...

Yani bu oyuna bağlandın mı, Allahı yok seni sabah akşam süründürür. Aklında build'ler... hayallerinde build'ler... 8vs raid'ler... ama tüm dertlerine rağmen onu çok seviyorum yine de iliğimi çürütüyor ve çürütmeye de devam....

Şimdi bu Enis Kirazoğlu'nu da çok severim ve sıkı takip ederim. Her videosunu gözüm kapalı izlerim net! Ama adam bi' videosun da oyun incelemelerine bakarken, "900saatdivision" dedi, güldü ve ortalık patladı. Youtube'da videolarını açıp yorumlara bakıyorum, oyunun ne olduğunu bilmeyen(ler) sözde "900saatdivision" diye, deli dehşet yorumlar saçıyorlar. Sadece orası mı? -Hayır. Steam'de bazı oyunların incelemelerine de yazmışlar sanki alakası varmış gibi. Adamın alakası olmayan bir oyunla ilgili incelemesi: "900saatdivision". Bu nasıl mantık? Taşak geçmek de bi' yere kadar tabi... ve biliyorum ki o "900saatdivision" yazanlar buraya da salça olacaklar. Net!

Başta bu akımı başlatıp bunun bayrağını tutan Enis Kirazoğlu olmak üzere, yorumlara "900saatdivision" diye yazıp taşak geçenler... asla bu oyunun neden 900 saat oynandığını hiçbir zaman anlamayacaklar.

Oyunun tek sıkıntısı kendini aşırı tekrar etmesi ve iyi bir sabıra İhtiyaç duyması. Bunları sorun etmezsen aşırı seversin. Ya da benim gibi bağımlı olursun Allahsız kitapsız oyun. Sayesinde kendi yetenek ağacımda Peygamber sabrı skill'ini fullemiş oldum.


Bir de sanırım herkes aynı sorudan muzdarip.
Hemen açıklayayım...

Ubisoft üzerinden ana oyun ve DLC sahibi isen, steam den sadece ana oyunu satın alman yeterlidir. Yani DLC almana gerek yok. Test edilmiştir.👍

-- EDİT 1 -- 3 Şubat 2023 (1)
Ubisoft'dan açtığın başarımlar, ödüller, mücadeleler ve kastığın karakter(ler) steam'den satın aldıktan sonra da eşleşiyor. Oynama süren ve diğer istatistik bilgilerde senkronize oluyor (Ubisoft'dan daha önce satın alanlar için).

-- EDİT 2 -- 3 Şubat 2023 (2)
SATIN ALMAKTA KARARSIZ OLANLAR İÇİN:

Öncelikle sadece 'sipere gir ateş et, sipere gir ateş et' gibi bir oyun değil, daha fazlası var...

Çökme ve crash hataları var bunu göz önünde bulundur. Çok düşünmeden oynamak istiyorum diyorsan 20 - 40 saat arası oynarsın (Belki daha kısa sürer). Oyunda her şeyi yapmak istiyorum diyorsan da, kafa patlatan bi' yapısı var (PVP, raid görevler, craft, build, blueprint, expertise level, kitli ögeleri açmak vs).

Bir hikayesi var ve DLC alırsan hikaye oradan da devam ediyor ama ana oyun süresi kadar değil. Peki hikaye ne? -ABD çöküş ve kaos içinde, sen ajan olarak bunu engellemeye çalışıyorsun. Division 1'in hikayesinden 7 - 8 ay sonrasını konu alıyor.

Ana oyunun haritası Washington'da geçiyor. Burada yapman gereken main ve side mission görevler var, yine harita da gizli side mission görevlerde mevcut. Oyun bunları keşfederek bulmanı istiyor. Ayrıca haritada kırmızı bayrak şeklinde control point alanlar var, bunlar düşmanların bölgedeki üstünlük yerleri oraları da ele geçirmen gerek.

DLC New York'da geçiyor. Oraya gidebilmek için base of operations denilen alan da helikopter yardımı ile gidebilir veya haritanı açıp 'New York' yazan yere gelip fast travel yapabilirsin (Önce ana hikayenin bitmesi gerekir). Orada da yine main mission, side mission ve control point'ler mevcut. Harici olarak season pass, etkinlikler, kozmetik eşyalar vs. bunlarda mevcut ve her şey co-op.

Ana oyun sahibi isen 30, DLC sahibi isen en fazla 40 levele kadar ulaşırsın. İlk kez tüm görevler bitince seviyen sıfırlanır. Bundan sonra karakterin sonsuz seviye veya level atlar, her seviye de kasa düşürürsün (-ve anahtar).

Seviyen sıfırlandığında envarterine karakterin için yeni bir kol saati gelir. Bu saat ile karakterini bazı özellikler ile boost layabilirsin. Saatin tüm özelliklerini açmak için karakter seviyenin 1000 olması gerekir.

Görevlerin ve açık dünyanın zorluğunu ayarlamak mümkün. Zorluk sıralaması: 'Story / Normal / Hard / Challenge / Hero / Legendary'. En kolay story, en zor ise legendary'dir. İlkez story zorlukta oynamak zorunludur. 40 Levele kadar zorluk 'World Tier' olarak adlandırılır. Karakter kasıldıkça world tier en fazla 5'e kadar yükselir.

Legendary zorluk sadece stronghold denilen görevlerde geçerlidir. Diğer görevler veya açık dünyanın zorluğu en fazla hero olabilir.

Zorluğun artması ile düşmanın hasarı da artar, aynı şekilde düşen itemin kaliteli olma ihtimali de artmış olur.

Oyun takım olarak işbirliği yapmanı ister. Örneğin: Sen DPS set/build kuşandın yani düşmana full hasar/damage verirsin ama yere çok hızlı düşersin. Arkadaşının da armor olması veya skill set/build kuşanmış olması sana fayda sağlar.

Düşmanın sayısı ve hasar vermesi ayarlanan zorluk dışında, oyuncu sayısına da bağlıdır. Örneğin: 2 Kişi oynuyorsak düşman sayısı ve hasarı biraz artar. Eğer 4 kişi oynuyorsak bu sefer düşmanın sayısı ve hasarı daha da artacaktır. Bundan dolayı da üzerindeki takılı build'ini beyin yakarak yapman gerekir, yoksa yere çok sık düşersin ve kanser olma ihtimalinde yüksek.

Şimdi asıl kafa karıştıran yer şurası: Tüm görevleri tamamladığında, hikaye bittiğinde diyorsun ki: "E şimdi ne olacak?". İşte buradan sonrası oyun tekrar. İlk önce sağlam build yapman lazım, yani materyal toplaman gerek. Ayrıca iyi item düşürmek için önceden girdiğin görevlere daha üst zorlukta tekrar girmen gerek. Peki neden? -Build yapmak, PVP ve raid görevler için. PVE oynamak istersen: NPC'leri daha iyi öldürmek için. Kitli ögeleri açmak ve blueprint'leri toplamak için. Bunların hiçbirini yapmak istemiyorsan, oyunu silmekten başka çaren yok.

İncelemeye daha yazmadığım birçok şey var ve hepsini buraya yazmam da mümkün değil. Bu yüzden oyun ile ilgili her türlü sorularınızı çekinmeden, yorum bölümünden sorabilirsiniz.

Malum parti gibi oyun. Cimrilik üzerine hayatta kalmamızı istiyor. Oyuna 4 kişi giriyoruz, iki kapı açana kadar üzerimize çullanıyorlar karşılık veriyorsun ama neyim ile? Ayrıca M.Ö kalan bi' mızrak eklemişler oyuna sanki ekip ile beraber çayır çimende avlanmaya çıktık.

Hayır optimizasyon sorunu varsa bile hissettirmeyecek kadar az. Kullanılacak ekipman sayısı yeterli seviyede. Grafikleri iyi. Atmosferi çok iyi gerginliği ve korktuğunu hissettiriyor, bunu oyunun başlarında bile başarabiliyor. Hatta bi' ara Metro serisine bile benzettim diyebilirim yerin altında canavarlar ile savaşıyor olmamızdan dolayı. Ancak üzerimize suriye ve afganlı mültecilerin Türkiye'ye çullandıkları gibi çullanıyorlar, karşılık veremiyorsun. İstiyorsun ki bir dolu şarjörü üzerine boşaltayım ama iki adım sonra başına ne gelecek kestiremiyorsun. Bu açıdan gerginlik için aslında güzel ama kısa vadede yetersiz maalasef.

--EDİT-- 30 Ağustos 2022
Aşırı zorluk ile başa çıkmak isteyen, dikkat ve sabır isteyen oyuncular için aslında güzel oyun. Başta ben olumsuz oy vermiştim fakat oyunu tekrar oynadık ve fikrimi değiştirmeme sebep oldu. Ayrıca başta olumsuz vermemin sebebi de arkadaşlarım gazıyla vermiştim.

Fiyatına değer mi emin değilim. Fakat cebiniz bolsa satın alıp deneyebilirsiniz ama eğer hard ve üzeri seviyorsanız. Yoksa çileden çıkarır haberiniz olsun.🤣👊

Herkese Selam.
İncelemeye başlamadan önce lütfen oynanış saatine aldanmayın. XBOX da yaklaşık 400 saat oynadım.

Şimdi,
Öncelikle oyunu yeni satın alan, ilk defa gören veya almak isteyip sonlara bırakan güzel insanlar. Eğer ki oyuna hemen olumsuz verdiyseniz veya hemen buglarından nalet getirdi gibi düşünceleriniz varsa size tavsiyem bunları bi' kenara bırakmanız. Ayrıca oyun ile ilgili mevcut sorun veya sorunlarınızı çözmek için "Şöyle yöntemler deneyin" vb. bir inceleme değil başlat belirteyim.

Oyun 2018 yılında Mayıs ayında çıkışını yaptı. SOD2'i o zamanlar aşırı takipteydim ve dört gözle bekliyordum. Yerel fiyatlandırma olmasa dahi alma planları içeresindeydik. Şöyle; eş, dost, arkadaş grubu ile hayatta kalmalı istediğim, bana uygun kafalı tek oyun SOD2 idi. O zamanlar bilenler bilir H1Z1: Just Survive ile de bu tadı alabiliyordum ancak bu ve bunun gibi oyunlar tam anlamı ile şehirde bir istila geçmiş havası vermiyordu. Yani tam istediğim bir tat değildi. Bu nedenle SOD2 benim için çok önemliydi (Yani Days Gone dünyası ama Co-Op destekli gibi birşey peşindeydim).

SOD2 çıkışı yaptıktan, 1 gün sonra oyunun boyutunda, 20GB güncelleme yayınladılar. Yabancı oyun haber ve forumlarda dalga olayı oldu. Multiplayer Co-Op desteği ile çıktı ancak arkadaşları ile bağlananlar 5 dakika sonra çökme sorunları yaşıyordu. Uçan arabalar, karakterler... Bazı görev alanlarına girdiğinizde karakter veya araçlı yerin içine girip bazen karakter ölebiliyordu. Düşünün zombi oyunu oynuyorsunuz, kafası kopuyor ancak yine de size doğru koşmaya devam ediyor. Yani bunlar ilk çıktığı ve 1 yıl sonrası zamanlar... Şuan hatırlamadığım birçok buglar gördüm bazıları güldürdü bazıları sinirlendirdi tabi düşünün. 🤣

Ancak insanlar yinede oynamak istediği için tek sorunun düzelmesini istediler ve bu sorununda Co-Op'da bağlantı sorunlarının yaşanmamasıydı. Bazı yöntemler ile oynayabiliyorduk bağlantı sorunları olmadan (CMD açıp kod yazarak sorunsuz oynuyorduk). Kısacası çileliydi. Ayrıca ilk çıkış fiyatı 60TL bandında olması gerek (Biz yüksek fiyat bekliyorduk 60TL görünce şaşırdık. Sonra oyunu yükledikten sonra niye 60TL'den çıktı anladık). 😂

Günümüzde ise şuan 29.2 Update aldı ve 4.yıl şerefine de 30 ve bir sonraki ana güncellemeler için yol haritası yayınladılar ve geliştirici ekip çok ilgili oluyor. SOD3 çıkacak denildi 2020 yılında ufak bir trailer yayınladılar:
https://youtu.be/0mJQqTzDp28

Ancak yanlış anlamış da olabilirim oyun sanırım gelmiyor veya geç gelecek. Bu sebeple önceden bu kadar alakadar olmayan ekip SOD2 için kolları sıvadı gibi hissettiriyor şuan.

Ayrıca ilk çıktığında sadece XBOX konsol ve XBOX PC için geldi. Oyun dosyalarında Steam ile ilgili dosyalar vardı ancak oyun Steam'da yoktu. Yaklaşık 2 yıl sonra Steam ve Epic Games geldi.


Kesinlikle değer. Şuan hala bug var mı elbette var. Ancak ilk çıktığı zaman ki gibi değil, çok toparladılar ancak yine de eksiklikler var. Mesela oyunun başta olması gereken özellikler sonraki, sonraki ve sonraki güncellemeler de geliyor veya PUBG ekibi gibi durmadan haritalara gereksiz renk atıyorlar halbuki daha önemli eksiklikler var vs.


SOD2 çıktığında zorluk derecelendirme yoktu. İki loot yaptıktan sonra oyunda Iron Man'e dönüşüyorduk. 🥺 O yüzden zevk almak için bilerek loot yapmıyor kendimizi süründürüyorduk. 😎 Oyuna yeni başladıysanız "Ben TWD'de Rick Grimes ve arkadaşları havalarına girmek istiyorum" diyorsanız tavsiyem kolay veya normal de oynamayın. Bir müddet sonra zombi kardeşler, lastikle sivrisinek öldürmeye dönüyor. Dread veya Nightmare zorluk ile oynayabilirsiniz. Yok öğrenmek istiyorum diyorsanız normal zorluk iyidir.


Oyunda toplam 5 harita var. Her haritayı dilediğiniz gibi gezebilirsiniz. Hatira geçişlerinde kampınız taşınıyor. Karakterler haraket olarak biraz odun hissettiriyor. NPC arası dostluk veya düşmanlık olabiliyor. Eğer kampınız içinde NPC başka bir NPC ile husumet yaşamışsa ve müdehale etmezseniz kampı terkedebiliyor (Müdehale yöntemi de karakterin kontrolünü alıp dışarıda biraz hava alıyoruz). 😅 Yetenekleri kitaplar ile öğreniyoruz ve yükseltiyoruz. Kitapları loot yaparak veya haritaya dost canlısı satıcılar geliyor denk gelirseniz alabilirsiniz.

Farklı NPC kampları var ve sizden devamlı birşey istiyorlar. Boş görevler gibi görünebilir mantıklı ancak harita da NPC kamplarının olduğu yere gelirseniz çıkan açıklama da kampın haritada ki amaçları yazıyor. Örneğin: Doktorlardan oluşan bir NPC kampı ve sizden çeşitli materyaller isteyerek ilaç geliştirmeye çalışıyorlar. Eğer sonuna kadar yardım ederseniz, onlardan tedarik edebilirsiniz. Bu durum hem sizin hemde kampınızda ki karakterleri olumlu ilişki şeklinde etkiler. Yok TWD Negan gibi olacağım diyorsanız milleti kesebilirsiniz ancak kampınız hoşnut olmayabilir. Oyunda bir de Red Talon denilen mevzu var. Bunlar Days Gone'daki NERO gibiler. Salgını durdurma peşindeler ancak pek başarılı değil gibiler (Yani bir hikayesi var ama ahım şahım değil).


SOD2 kesinlikle indirim de alınmaya değer ayrıca yayıncı Xbox Game Studios olduğu için ileride Türkçe dil desteği gelebilir. Oyunda mod desteği mevcut ancak Steam atölye desteği bulunmuyor.

Mod için bakmanız gereken yer: https://nexusmods.com/stateofdecay2

Birçok mod mevcut. Bazı modlar oynanış tarzınızı değiştiriyor veya yeni zorluklar yada sürülerin boyutunu arttırıyor vs. Yukarıda dediğim gibi geliştirici ekibin eklemeyi unuttuğu veya umursamadığı; diyelim ki araçların envarterlerini genişletmek, bunu modlarla halledebiliyorsunuz. Daha çok zevk almak isterseniz bakmanızı tavsiye ederim.

Kısacası: Düz bir hayatta kalma oyunu değil (Sadece loot yap üzerine değil yani). Bazı dönen olayları anlamak için biraz İngilizce istiyor diyebilirim yani ne yaptığınızı bilmediğiniz için SOD2 zevk vermemişte olabilir. Ancak bir şansı bence hak ediyor.


- Şu bugları artık halledin be. Kafası kopan zombi hala koşabiliyor. 🧠🥱
- Her haritaya hava olayları getireceğiz dediler; oyunda ne yağmur, ne kar, ne şimşek... hiçbiri yok. Yapmak zor olmasa gerek.
- Şehirde tek dolaşan bizleriz. Şu NPC'ler kasabalarda, evlerde artık loot yapabilsin. En azından gösterişi olsun.
- Karakter artık yürümeyi öğrensin. İki adım için koşuyoruz.
- Araç ve çanta envarteri aşırı az. Boyum kadar çanta taşıyorum ama 3 enerji içeceği bir slot dolduruyor. Araç için de aynı şekilde.
- Deacon St. John olacağım diyorsunuz ama oyunda motor yok (Mod ile helikopter bile yapıldı). 🏍🚁
- 4.Yıl oldu hala Co-Op ile bağlanan oyuncuyu misafir yapıyor. Tek katkısı zombi öldürmek, loot yapmak. Bu sınır kalkabilir.
- Misafir iken 300 metre uzaklaşamıyoruz host sahibinden saçma. Belki ben haritanın diğer ucunda kalmak istiyorum veya etrafımı sardılar kurtulamıyorum. Ama olur mu host sahibi bir araca binip 300 metre den fazla uzaklaşırsa beni onun yanına spawnlar ve kurtulurum.
- Misafir iken kestiğim zombi yarım saniye sonra ölüyor. Bazen ise bazıları görünmüyor ve hasar verebiliyor.
- Optimizasyon sorunu biraz var.


Özetin özeti ile: indirimsiz alınmaya değmez ama indirimde güzel fiyata alırsınız, en azından arkadaşlarınız ile bir şans verebilirsiniz. İnsanlar grafikleri ile hoş ve güzel The Day Before bekliyor ancak 2023'e kaldı. Dayz alayım diyorsunuz dolar kurundan fiyat, her güncelleme de uçuyor. Bu ve bunun gibi sebeplerden SOD2 bence alınabilir.

Okuduğunuz için teşekkürler.

Nereden başlanır ki ah ah...

İncelemeyi okuyan dostum, sen. Eğer hala Crysis serisini oynamamış biri olarak bu incelemeyi okuyorsan, gece uyurken rüyanda: Prophet'ın tüm DNA sistemi senin bedenini ele geçirip, SELF denilen uzaylı istilası tarafından bedenin tamamen hapsedilecek! Yani eğer bu seriyi bitirmediysen... ☠️☠️☠️

Şimdi...
Bu seri için nasıl başlık atılır sizce?
Buldum...

"Crysis kaldırır mı?"

Bence böyle bir başlık atmak en doğrusu olur.
Çünkü...

Yeni nesil: "GTA5 kaldırır mı?", eski koca bi' nesil ise: "Crysis kaldırır mı?" soruları ile beyin yaktı...
Eskilerin gözü yaşlı... 😭

Tabi ilk Crysis çıktığında ve devam niteliği taşıyan serilerin sırası ile gelmeye devam ettiğinde: O yıllarda çıkmış olan, çıkacak olan ve yakın tarihteki tüm oyunların sadece görüntü kalitesi olarak anasını belleyen koca yürekli Crysis serisi, oyuncuların sadece grafik anlamında tüm fikir temelini alt-üst etmiştir (Yıl: 2007). Öyle ki, sırf bu sebepten ötürü koca bi' neslin yeni sistem toplamasına veya yeni bilgisayar almasına neden olmuştur. Özet ile görüntü kalitesi çıkış yaptığı yıl içeresinde tavanı delmiştir.

Onu oynayan insanların düşüncesinde "Grafikler ve görüntüler efsane" dedirtmiştir. Düşün o yıllarda oynadığın oyunları hatırla... ve sonra Crysis oynamaya başladığını hatırla. Hem Türkçe dil desteği hem ise dublaj desteği. Ayrıca yapımın başında Türk girişimcilerin olması da, o dönem ki neslin göğsünün kaparmasına neden olmuştur. 🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷

(Günümüzde bile bir oyunun bırak Türkçe dublaj olmasına, sadece Türkçe altyazı olması için bile yalvarıyoruz...)

İlk Crysis geldiğinde, bu bahsettiğim o koca yürek nesil; Türkçe altyazı olması, dublaj olması ve görüntü kalitesine bayıldı. Hatta bayıldı ve tekrar bayıldı. Belki tüm Crysis serisi şuan günümüzde çıkış yapacak olsaydı ilk kez, belki daha fazla geri dönüş alırdı fakat imkanlar o kadar iyi değildi, hatta kötü bile değildi, acıklı bir durumdu. Öyle ki, şuan DSL'de indirme hızını belki herkes alamıyordu bile (O yılların fiber interneti, günümüzün DSL hızı ile aynı değer olabilirdi. Ya da olmayabilirdi...). Neyse o "Crysis kaldırır mı?" diyen nesil beni anladı zaten...

Son olarak, hikaye'ye girmeden önce grafik ayarları bölümüne gidip en düşük ayarı bulamayıp, sonra Google amcaya "Crysis grafik ayarı" diye arama yapmadıysan da, üzgünüm ki hem eski koca yürekli nesil değilsin hem de Prophet'ın ve SELF uzaylıların istilasından kurtulamayacaksın.... Bu senin kaderin...

Okuduğun için teşekkürler... 👊

Dikkat, bu değerlendirme spoiler içerebilir.

Herkese Merhaba.
Life is Strange, genç bir kızımızın yıllardır görmediği en yakın arkadaşını görmesi ve ardından da belirsiz bir güç yeneteğinin olduğunu farketmesi ile başlıyor. Toplam 5 bölümden oluşuyor, vereceğiniz tüm karar ve tepkiler ise hikayenin gidişatını baştan sonra etkiliyor. Bu nedenle vereceğiniz karar ve tepkileri iyi gözden geçirerek seçiminizi yapın. Aksi halde belli bir bölümden sonra hikayeyi kaçırma durumunuz olabilir. Bu da oynamaktan vazgeçip, oyunu kapatmanıza neden olabilir.

Madde Madde Özetlersek...

• Film tadında oyun/hikaye.
  
• İndirim döneminde tavuk döner/ayran fiyatına.
  
• Tost makinesi ile de oynayabilirsiniz.
  
• Seçilen müzikler çok iyi (Karakterlerin ruh hallerini çok iyi yansıtmış).
  
• 1% bile optimizasyon belirtisi yok.
  
• Bazı durumlarda aşırı gereksiz uzatmışlar fakat vazgeçmeye sebep değil. Böyle durumlarda kararlarınızı iyi seçin. Dediğim gibi beklemediğiniz olaylar gelişiyor aksi halde.
  
• Ters köşe olmaya ve şaşırmaya hazır olun.
  
• Hikayeyi bitirdikten sonra zaten siz istemeseniz bile kalbiniz diğer devam niteliği taşıyan oyunlarını da oynamak isteyecek ve buna engel olamayacaksınız. 💕
  
• Bilgisayar başında oyun dışında farklı bir işiniz olsa bile oyunun müziklerini dinlemek isteyeceksiniz.
  
• Zaman içinde zaman, boyut içinde boyut yolculuğuna hazır olun.
  
• Üçüncü bölüm sonrası aklınız size oyun oynamamaya başlayacak, ilaç kullanıyorsanız almanızın tam vakti.

Şimdi...
İlk üç bölüm neredeyse çevrenizde gelişen olayları takip etmeye ve zincirleri kırmaya çalışıyorsunuz. Karakterlerin üzerinden geçen olayları bir dedektif gibi özel yeteneğinizi kullanarak da aydınlatmaya çalışıyor ve şüphelenmeye başlıyorsunuz. Fakat dördüncü bölüm itibari ile durmadan ters köşe olmaya başlıyorsunuz ve şaşırmaya başlıyorsunuz benden demesi. Bu nedenle hazır olmaya bakın derim. 😱

Son Olarak...
Oynamak istediğiniz oyunlar listesine kesinlikle Life is Strange yazmalısınız ve oynamalısınız. Hani bazı yapımlar vardır oynasanız dahi sıkılmaz, tekrar tekrar oynarsınız veya oynar çok iyi tat alırsınız ya ve hiç bitmesin istersiniz ya. Ha işte Life is Strange böyle bir şey. 😍

Özet...
Kesinlikle, OYNAYIN! Yoksa zamanı geri alır, durmadan bunu tekrarlar ve döngü içinde bırakır bundan kurtulamazsınız.😈

Okuduğun için teşekkürler. 👊

Herkese Merhaba.

Daha önce RESIDENT EVIL 7 hariç diğer hiçbir serisini oynamadım ve açıkçası içeriğini bilmiyordum. Ancak RESIDENT EVIL 2 beni kendine hayran bıraktı. Oyunun ve ismin neden bu kadar yüksek oranda takipçisi ve seveni var şimdi anlıyorum artık.

RESIDENT EVIL 2; atmosferi, kamera açıları, kontrol, hikaye ve karakterler muazzam. Bu şekilde eski oyunları tekrar elden geçirerek tekrar sunmaları çok iyi. Oyunun takipçileri ve sevenleri de zaman makinesine binmiş gibi oluyorlardır eminim. Oyun, fiyatını hak ediyor mu orası belki tartışılır ancak kesinlikle göz atmanız ve oynamanız gereken oyunlar listesine RESIDENT EVIL 2 eklemeniz gerektiğini düşünüyorum. 'Ölmeden Önce Oyna' adın da bir liste yapın ve RESIDENT EVIL 2'de ekleyin.

Optimizasyon ve akıcılık konusuna gelirsek; İ7-2600'K', RX570 4GB 256Bit ve 8GB RAM sahibim (O.C yapılmadı). Oyunun sunduğu ayarları değil, tüm ayarları 'Yüksek' ve 'Ultra' yaparak (VSYNC açık) 50 - 60 FPS arası sonuç alabildim. Ayrıca ekran ölçeği ise %130'da güzel bir sonuç verdi. Aslında %150 yaparak da akıcılık yakalamak bu sistem ile bile mümkün. Ancak pek fazla zorlamak istemedim. Bu arada merak edenler için monitör çözünürlüğü 1366x768'dir.

Sonuç Olarak:
Optimizasyon ve akıcılık yeterli hatta ileri düzeyde. Atmosfer, kamera açıları ve oyunun size sunduğu hikaye ise gayet güzel. Oynamanızı tavsiye ederim. Kaçırmayın.

İyi Oyunlar...

Yine araştırmadan Multiplayer oynanmıyor diye çamur atan 'sözde' oyunculara selam olsun...

Şimdi...
Oyun içeresinde kendi gördüklerimi artı(+) ve eksi(-) şeklinde incelememi yazmak istiyorum. Ayrıca oynama süresine aldanmayın, zamanında çok oynadım.

Artıları:

• Basit bir level mantığı mevcut. Varsayılan araçlar ile yarışlara katılmanız ve kazanmanız halinde level artıyor. Bu sayede kitli araç ve yarışlar da açılıyor.
  
• İki farklı level sistemi mevcut. Sıradan bir yarışçı olarak katılmanız ve kazanmanız. Diğeri ise polis olarak katılmanız ve yarışçıları kovalayarak yakalamanız. Bu nedenle her ikisin de durumlar değişiyor.
  
• Level artıkça zorluk artıyor. Ayrıca yarışçıların ve polislerin farklı olarak skill diyebileceğimiz özellikleri mevcut. Multiplayer oynayanlar için güzel bir özellik.
  
• Çıkış yılına göre güzel grafik ve iyi bir optimizasyon.
  
• Seçilen müzikler iyi.
  
• Önceki NSF serilerine göre farklı bir sürüş hassasiyeti mevcut.
  
• Araç çeşitliliği yeterli düzeyde.
  
• Multiplayer'da araçlar performans ve hızlarına göre kategorize edilmiş. Yani performansına göre BMW M3 E92 ile Lamborghini aynı yarışa katılamaz. Yüksek level dahi olsanız bu mümkün değil. Seçtiğiniz kategoriye göre araç seçmeniz gerek. Bu hem yüksek ve düşük level olanlar için geçerli (10 Level, 3 level'e göre Multiplayer'da araç çeşitliliği fazla olacağından Single Player oynamadan veya level arttırmadan Multiplayer'da pek zevk alamayabilirsiniz).
  
• Level atlamak ve kitli ögeleri açmak kolay.

Eksileri:

• Herhangi bir hikayenin olmaması.
  
• Araç modifiye olmaması (Sadece renk değişimi mevcut).
  
• Multiplayer'da herkes kendi level durumuna göre oynamak zorunda. Eğer 10 levele ulaşmış biri ile rahat kapışmak istiyorsanız sizin de 10 levele yakın olmanız veya ulaşmanız gerek. Tam tersi olur ise genel de araçlar kitli ve çeşitlilik olmuyor. Bu nedenle Multiplayer'dan önce hem yarışçı hem ise polis modunu oynayarak her ikisini yüksek level yapmanız gerek.
  
  Şimdi gelelim asıl konuya....
  Birçok kişi Multiplayer oynanmıyor diye oyuna olumsuz verip durmuş. Yani azıcık araştırsanız, tahmin bile etseniz şu oyunu arkadaşlarınız ile oynamaktan mahrum kalmayacaksınız.
  
  Her neyse...
  Biliyorsunuz ki: NFS'nin tüm oyunları Steam'de mevcut değil. Ayrıca EA'nın kendi platform varken diğer oyunlarının da Steam gelmemesi de normal. EA kendi platform olan Origin de bu oyunları pazarlamakta.
  
  Şimdi...
  Oyunun Multiplayer'da hata vermesinin ve oyuna online giriş yapamamanızın nedeni: Oyunu Origin üzerinden doğrulamanız gerekli.
  
  Şu Adımlayı İzleyin:
  
  1. Tarayıcınızı açın ve Google'a "EA Log In" yazın. Arama da çıkan ilk sonuca tıklayın ve giriş yapın (Bu aynı zaman da Origin hesabıdır. Origin hesabınız var ise yeni üyelik gerek yoktur).
     
  2. Giriş sonrası hesap ayarlarınıza gidin (Şöyle bir seçenek bulmanız gerek "Account Settings").
     
  3. Menüden "Redeem Product Code" bulun ve tıklayın. Daha sonra oyunun CD anahtarını boş kutuya yazın ve doğrulayın.
     
  4. Bu kadar.
  
  Daha sonra...
  Oyunu açarak aynı hesap ile giriş yapın. Artık Multiplayer ve online oynabilirsiniz. Yalnız artık online oynayan sayısı artık hiç olmadığından tanımadığınız birini oyun içeresinde bulmak çok zor. Eğer ortak arkadaşlarınız ile oynamak istiyorsanız: Herkes öncelikle Origin üzerinden birbirini arkadaş olarak eklesin. Daha sonra oyun içeresinde lobi oluşturarak oynayabilirsiniz.

Öncelikle oyun gerçek bir olaydan esinlenerek yapılmış. Gerek gerçekliği, müzikleri ve sizi bir anda çıldırtan sesleri muazzam. Oyunu oynamadan önce gerçek de benzer hatta yakınlık derecede böyle bir olayın olduğunu bilmiyordum. Araştırmalar yapınca ve oyunu yarısına kadar bitirebilince (gerilimden rahat olamıyorsunuz) öğrenebildim. Tavsiyem ilk olarak gerçek olayı araştırmanız ve oyuna öyle devam etmenizdir. Çünkü sizi etkileyebiliyor. Özellikle de gerçek olay ile oyunda geçen olayın bağlantısını kurmaya çalışıyorsunuz ancak bir zaman sonra tıkanıyorsunuz.

Önerilerim:

• Yüksek ses ile oynamanız ve gerilimi en üst seviyede hissetmeniz.
  
• Google'da 'Dyatlov Geçidi Vakası' şeklide araştırma yaparsanız, bahsi geçen olay hakkında bilgiler bulabilirsiniz.
  
• Siyah gölgeler gördünüz mü arkanıza bakmadan oradan uzaklaşın.
  
• Eğer karanlık bir orman gördünüz mü, arkanızı kollayın.

Eksi Yönleri:

• Ne yazık ki harita da nerede olduğumuzu bulamıyoruz ancak bu bakımdan harita küçük. Oyunun konusu kısa sürebileceğinden dolayı böyle birşey yaptıklarını düşünüyorum. Ancak bulduğumuz bazı belgeler ve bir yerden bir yere ışınlanmak için kullandığımız çadırlar, bizi harita da en son nerede olduğumuzu işaret ile gösterebiliyor.
  
• Bir sonraki olay olgusuna geçebilmek için ipuçları toplalamız gerek. Bunları yapmak için de tüm haritayı gerilim yaşayarak gezmemiz gerek. Bu bakımdan şöyle bir sorun ortaya çıkıyor; Bir sonraki olay olgusuna geçerken, bir ipucuyu bilmememiz veya gitmemiz gereken yere gitmememiz ile o an ki artık görevi mi desem bitiremiyoruz ve hemen siyah gölgeler tarafından öldürülüyoruz. Bu da yine oyun bizim %100 haritayı gezmemizi ve tüm ipuçlarını toplamamızı istiyor.

Ayrıca tüm harita gezmek için aydınlık alanları da değil, mağaraları da gezmek ve yer altını da keşfetmemiz gerekiyor.